BAŞKAN ERCAN TOBB HEYETİ İLE ALMANYA’DA TATSO GENEL KURULUNA KATILDI


MUTSO Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Ercan, TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu’nun beraberindeki heyet ile birlikte, Berlin’de gerçekleştirilen TATSO 14. Genel Kurulu’na katıldı.​

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu ve beraberindeki heyet, 29 Kasım Cuma günü Almanya’nın Başkenti Berlin’de gerçekleştirilen Türk-Alman Ticaret ve Sanayi Odası (TATSO) 14. Genel Kurulu’na katıldı.​ Heyette  Muğla Ticaret ve Sanayi Odası (MUTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Ercan ile Milas Ticaret ve Sanayi Odası (MİTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Reşit Özer yer aldı.

TATSO Genel Kurulunda bir konuşma yapan TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu,   “Dostluğumuzun temelleri çok sağlamdır. Bu sağlam temeller, iş dünyası olarak bize, gelecekte ikili düzeyde, Ortadoğu, Orta Asya, Avrupa ve genel anlamda dünyada geniş birlikte çalışma alanları sunmaktadır. Günlük, güncel ve konjonktürel gelişmeler, ilişkilerimizin sağlamlığına zarar veremez.” yorumunu yaptı.

İki ülke arasındaki ilişkilerin iktisadi boyutunun sağlam temele oturduğunu vurgulayan Hisarcıklıoğlu, Almanya’nın, Türkiye’nin en önemli ticaret ortağı konumunda bulunduğunu ve   Türkiye’deki en önemli yatırımcı ülke olduğunu ifade etti.

Hisarcıklıoğlu, Almanya’da yaşayan Türkiye kökenli insanların iki ülke arasında köprü görevini yerine getirdiklerine işaret ederek, “Onların, Alman toplumuna ve Alman ekonomisine entegre olmasıyla da gurur duymaktayız. Almanya’da 80 bin Türk girişimci, yıllık 50 milyar avro ciro yapmakta ve 500 bin istihdam sağlamakta.” diye konuştu.

Türkiye’de 7 bin Alman firmasının faaliyet göstererek 120 bin kişiye istihdam sağladığını bildiren Hisarcıklıoğlu, “Türkiye’de Almanya’nın yatırımı 10 milyar avro civarında. Almanya’nın dış yatırımının 700 milyar avro olduğunu düşünürsek bugün bize gelen bunun sadece yüzde 1’idir. Bundan da şikayetçiyiz. Demek ki alacağımız çok mesafe var.” değerlendirmesinde bulundu.

“Türkiye, Avrupa’ya büyük bir mülteci dalgasını önledi”

Hisarcıklıoğlu, Türkiye’nin Barış Pınarı harekatının Suriye’nin kuzeyini terör örgütlerinden temizlemek üzere yapıldığının altını çizerek, “82 milyonu rahatsız eden terör örgütlerinin sınırlarımızdan öteye atılması önemliydi. Hem bölge halkının huzuru ve refahı hem Türkiye’nin güvenliği için şarttı.  Aynı zamanda olası bir mülteci akınının önüne geçti. Yoksa hem Türkiye’ye hem de Avrupa’ya milyonlara ulaşacak yeni ve büyük bir mülteci dalgası başlayacaktı. Biz bunu da önledik, Dolayısıyla, Almanya ve dostlarımızın bunu görmelerini ve desteklerini bekliyoruz.” dedi.

Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) katılım süreci, AB ile Türkiye arasındaki Suriyeli sığınmacılar konusunda varılan mutabakat, Türk vatandaşlarına uygulanan vizelerin kaldırılması ve Gümrük Birliği’nin güncellenmesi gibi temel konularda, Almanya’nın liderliği ve desteği belirleyici olduğunu anlatan Hisarcıklıoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: “Bu alanlar, Türkiye’nin, Almanya’nın, hatta AB’nin ortak değerlerine dayalıdır, ortak menfaatlerine dayalıdır. Bu çerçevede, Almanya’nın bu alanlardaki liderliği ve desteği son derece önemli. Bizler Almanya ile iktisadi ilişkilerimizi artırmak istiyoruz. Türkiye’de çok geniş bir iş adamı heyetiyle ve ülkemizin önde gelen oda ve borsa başkanlarıyla buraya gelmemizin nedeni de budur. Hem bu ziyaretlerin, hem de ikili odalarımızın, aramızdaki ilişkileri daha ileri noktalara taşıyacağına inanıyoruz.”

Türkiye’nin Berlin Büyükelçisi Ali Kemal Aydın da Türkiye ve Almanya’nın tarihi dostluğunu hatırlatarak, iki ülkenin coğrafi konumları, tarihi bağları ve ekonomik gelişimleri nedeniyle çıkarlarının karşılıklı olarak her zaman ticaret ve yatırımlar alanında yakın iş birliğini gerektirdiğini anlattı.

Aydın, çok taraflılığa ve ticaret özgürlüğüne dayalı uluslararası sistemde her iki ülkenin ekonomilerini ve ihracatlarını büyüttüklerini anlatarak, şöyle devam etti: “Bugün kurallara dayalı çok taraflı sistemin karşı karşıya olduğu korunmacı sınamalar, Almanya ve Türkiye gibi refahları dış ticarete ve yatırımlara bağlı ekonomilerin geleceği üzerinde endişelere yol açmaktadır. Bu ortamda bir yandan uluslararası planda çok taraflılığı güçlü şekilde savunurken, diğer taraftan ikili düzeyde ve AB-Türkiye arasında kesintiye uğrayan entegrasyonun derinleştirilmesine yeniden ivme kazandırılması önem kazanmaktadır. Medyanın günlük başlıklarının ötesine bakabilmek, hamlelerimizi miyoplukla değil dürbünle bakarak yapmak yararlıdır. Bu noktada iki ülkenin ekonomi bürokrasisine ve ticaret kurumlarına önemli bir rol düştüğüne inanıyorum.”

Refahın korunması ve geliştirilmesinde kurumların ve kurumsallaşmanın öneminin büyük olduğunu anlatan Büyükelçi Aydın, TD-IHK’nın da her iki ülkenin de geleceği ve refahı için önem arz eden Türk-Alman ticaret ve yatırım ilişkilerinin gücünü korumasında ve kurumsallaşmasında önemli bir oyuncu olduğunu ifade etti.

Aydın, bir dizi görüş ayrılığına rağmen Türkiye ve Almanya ortaklığı ve iş birliği çerçevesinde büyük bir potansiyelin var olduğunu belirterek, “Yeter ki birbirimizi daha iyi tanıyıp birbirimizi daha iyi anlayalım. Yeter ki birbirimizle aynı göz hizasında ilişki kurup ve geliştirmeyi becerelim. Ben yapılacak işlerin çok olduğunu düşünüyorum. İçinden geçmekte olduğumuz sıkıntı dönemini de geride bırakacağımıza inanıyorum. Bunun içinde her iki tarafın da iyi niyetli elinden geleni yaptığını bilmenizi istiyorum.” yorumunu yaptı.

Büyükelçi Aydın, iki ülke arasındaki sosyal bağlara değinerek, “Almanya ve Türkiye arasında 100’ye yakın kardeş şehir ilişkisi var. Bu konuda uygun fırsatlar mevcut. Hem büyükelçilik ve hem de 13 konsolosluğumuz sizlerle işbirliğine hazır.” diye konuştu.

 

507

Haber görselleri